Farklı olun.Burcunuza göre saç stilinizi merak ettiniz mi hiç? kadiniz.com farkıyla..
Burca Göre Saç Şekilleri Aşk ve ilişkiler, birçok insanın ilgilendiği ve merak ettiği konuların başında gelir. Bazı yalnız kişiler hayatlarında bir eş olmaksızın yaşamaktan oldukça hoşnutlardır, ancak çoğumuz birçok değişik nedenle hayatımızda yakın ilişkiler olsun isteriz. Sevgi dolu bir eş yalnızca yatağımızı ısıtmakla kalmaz, hayallerimizi destekleyip korkularımızı dinleyerek de içimizi ısıtır. Dünyanın çoğunluğunun tercih ettiği yakın ilişkiler modeli, modern toplumlar tarafından oldukça karmaşık bir hale getirilmiştir.
Modern İlişkiye Bir Bakış
Kadın ve erkek rollerinin eşit olmasa bile açıkça tanımlandığı geleneksel kültürlerde çiftler, toplum ve aile desteğini almaktaydı. Fakat günümüz dünyasında birçoğumuz ailevi bağlarımızdan uzaklaşmış bulunmaktayız. Ailelerimize yakın olsak dahi günümüzde geniş ailelere oldukça az rastlanmakta ve çiftler üzerinde toplumsal destek de görülmemektedir. Modern çiftlerin bir ilişkiden bekledikleri, sanayileşme öncesi toplumlardaki çiftlerin beklentilerine oranla hayli fazladır. Modern çiftler yalnızca sevgili ve ana-baba olmakla kalmamakta kimi durumlarda iş ortağı yada birbirlerinin en iyi arkadaşı konumundadırlar. Eşinizi sevmek ve günlük ev işlerini yapmak artık yeterli değildir; erkek ve kadının birbirine ait rolleri değiştirerek ve yeni yeni oluşan rollerini üstlenerek birbirlerini anlamaları gerekmektedir. Aynı cinsiyetteki çiftlerde de benzer konular görülmektedir; bireysellik cinsiyetten daha önemli bir konudur.
Tek başına aşk yeterli değildir. Yakın bir ilişkide bir arada yaşamayı başarabilmek için yerine gelmesi gereken başka kriterler de vardır. Aslında aşk, kişiden kişiye farklılık gösteren bir olgudur. Ateşli aşk "seni düşündüğümde kendimi harika hissediyorum" cümlesi ile özetlenebilir. Bu, aşkın ihtişamının tadına vararak yaşayan ve egoyu gözler önüne seren Aslan tarzı bir yaklaşımdır. Aslında yukarıdaki cümle ile ifade edilen şey şudur: "Sana olan aşkım kalbimin derinlerinden geliyor, bu aşkı tetikleyen sen olabilirsin, ama aslına bakarsan bu tamamen benim yarattığım birşey." Bu tarz bir yaklaşımda "dinlemek" asla resmin bir parçası değildir. Su tarzı aşk ise daha çok Ay'ın etkisi altındadır: diğer kişinin ihtiyaçlarına cevap verebiliyor olmak önemlidir. Ateşli aşık, partnerinin ilişkiden tatmin olmadığını öğrendiği an şaşkınlık duyar. "Fakat ben seni seviyorum aşkım", "Seni düşündüğümde kalbimin kapıları açılıyor, içimden enerji fışkırıyor sanki". Ne var ki diğerinin beklediği bu değil, duyulmak, hissedilmek ve kabul görmektir; yani Ay tarzında sevilmek ister.
0 yorum:
Yorum Gönder